
Suriye’de, 8 Aralık’tan bu yana rejimin çöküşünün ardından, HTŞ (Heyet Tahrir eş-Şam) ve bağlı cihatçı çeteler, Alevilere yönelik saldırıları giderek artırdı. Sosyal medya aylardır, öldürülen, dövülen ve hakarete uğrayan Alevilerin görüntüleri ile dolu. Unutmamak gerekir ki medyaya konulmayan infaz ve işkence vakaları yayınlananlardan çok daha fazla. Bu süreç boyunca Alevi toplumu, sistematik cinayetler, işkenceler ve insanlık dışı muamelelerle terörize edidi. Neticede bu cinayetlere karşı bir direnişin gelişmesi kaçınılmazdı. Ama ortaya çıktı ki HTŞ rejimi ortaya çıkan bu direnişi Alevilere karşı daha büyük katliamlar için bir fırsat olarak görmüştür. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi tarafından aktarılan verilere göre, son iki gün içerisinde 180’den fazla insan HTŞ’ye bağlı güçler tarafından katledildi. Çok sayıda kişi yargısız infaz kurbanı oldu, sivillerin yaşadığı bölgeler gelişigüzel şekilde bombalandı. Bu katliamcı çetelerin asıl amacının Suriye’de Alevi bırakmamak olduğu, bunun için etnik temizlik politikalarının izlendiği, korkuya kapılan insanların canlarını kurtarmak için ülkeyi terk etmeye zorlandığı aşikardır. Emperyalizm ve AKP’nin pazarladığı “demokratik bir Suriye” iddiasının asılsızlığı ortadadır. Tüm halkların birbirlerini boğazlamadan demokratik, eşit ve özgür bir şekilde bir arada yaşayabilmesi için sosyalizmin bayrağının yükselmesi zorunludur. Tüm emekçileri Suriye’deki Alevi katliamına karşı mücadeleye birlik olmaya ve örgütlenmeye çağırıyoruz.