Emekçi Arkadaş!
Çok büyük çoğunluğu yoksulluk ve garibanlık içerisinde yaşam mücadelesi veren Afgan ve Suriyeli mültecilerin günah keçisi yapılmasına izin verme! Ülkeleri emperyalistlerce işgal edilen, kasti olarak bitmeyen iç savaşlara sürüklenen mülteciler, Türkiye’deki berbat yaşam koşullarının sorumlusu değildir. AKP iktidarı Suriye’nin kan deryasında boğulmasının baş sorumlusudur. Aynı AKP iktidarı bugün Avrupalı emperyalistlerden aldığı gardiyanlık parası karşılığında mültecilerin Avrupa’ya geçişini engellemekte Türkiye’yi milyonlarca mülteci için açık cezaevine dönüştürmektedir. Elbette mesele sadece Avrupalı emperyalistlerden alınan gardiyanlık parası değil. Bugün milyonlarca mülteci, patronlar tarafından asgari ücretin çok altındaki maaşlarla köle emeği olarak sömürülmektedir.
Sınıf bilinçli bir emekçinin duruşu, yoksulun yoksula kırdırılmasına karşı durmak olmalıdır. Kan emici patronlar nasıl senin kanını emiyorsa mülteci emekçinin kanını da emmektedir. Sınıf bilinçli emekçiler işyerlerinde ve mahallelerinde mülteci emekçileri bilinçlendirmek ve mücadeleye çekmek görevini üstlenmelidir.
Yapmamız gereken örgütlü sınıf mücadelesini büyütmektir. Unutmayın düşük ücretlere, ağır sömürü koşullarına, hayat pahalılığına, işsizliğe, bütün bu haksızlıklara karşı mücadele etmeyen bir emekçi toplamı, hayatının sonuna kadar bu yoksulluğa ve gündelik aşağılanmalara maruz kalacaktır. Bu yüzden öfkemizi mülteci emekçilere değil, hepimizi vahşice sömüren, hakkımızı aradığımızda da devlet baskısını üzerimize salan patronlara ve patron düzenine yöneltmeliyiz.
Sahtekar patronların ve patron partilerinin maskesini düşürmek için İLERİ!